André Godard, "L’Origine de la Madrasa, de la Mosquée et du Caravansérail À Quatre Iwāns", Ars Islamica, XV-XVI, 1951, pp.2.
Bilinen ilk dört eyvanlı medreselerin planı, Bağdat’taki Mustansıriyye Medresesi ile Kahire’deki Salâhiyye Medresesi’ne aittir. Ancak bunlar haç biçimli plandan farklıdır. İlki, her biri simetrik olarak düzenlenmiş altı eyvandan oluşan, 26 x 63 metre ölçülerinde dikdörtgen avlulu bir yapıdır. Diğeri ise çift çift karşılıklı dört eyvandan oluşan ve koridorla ayrılmış bir düzene sahiptir. Ayrıca dört Sünni mezhebin aynı binada birlikte yer alması durumu ancak haç biçimli planla ortaya çıkar — bu plan ilk kez Mısır’da görülür. Kahire’deki Zâhiriyye Medresesi, dört eyvanlı ilk Mısır medresesidir ve 703-704/1303-1304 yıllarında tamamlanmıştır. Bu yapı, H. 702’de (1302-1303) başlanıp H. 703’ün başında (1303) tamamlanan ve 9 Aralık 1303’te açılışı yapılan el-Nâsıriyye Medresesi’nden sonra gelmektedir.
1922 yılında, dört eyvanlı haç biçimli medreselerin kökenine ilişkin bir incelemede, K. A. C. Creswell, Van Berchem’in hipotezini yeniden ele alarak şu sonuca varmıştır: Araştırmamızın sonucu, dört mezhebe göre kurulan ilk medresenin Bağdat’ta bulunduğu, ancak haç planının ilk örneğinin Kahire’de olduğu ve bu planın Mısır dışında neredeyse hiç bilinmediği yönündedir.
Ancak bundan otuz yıl kadar önce İran’ın doğusunda, bir zamanlar dört eyvanlı ve merkezî avlulu birçok yapının bulunduğunu artık biliyoruz. Bu yapılardan biri, Hargird’deki Nizamiye Medresesi’dir. Bu yapı, kurucusu Nizâmülmülk’ün adıyla üzeri süslenmiş kıble eyvanı sayesinde kesin olarak tespit edilmiştir. Tarihlenmemiş olmasına rağmen, bu yazıtta Nizâm’ın unvanı “Raḍī Amīr al-mu’minīn” olarak geçer ki, bu unvan ona 480 H./1087 M. yılından önce verilmemiştir. Bu nedenle medresenin bu tarihte yapılmış olduğunu varsayabiliriz.
K. A. C. Creswell, “The Origin of The Cruciform Plan of Cairene Madrasas ”, Bulletin de l’Institut français d’archéologie orientale, XXI (1922), pp.1-54.